Değerli okurlar ,
Geçenlerde "hangi vatanı sevelim" diye takılmıştık hani.
Bu yazımıza bir dost sitem etmiş hafiften..
Benim gibi Turkiye'ye sevdalı birinin söyleyeceği lafmıymış yani...!
Acı lafı dost söyler.
Sağolsun eleştirisini saygıyla kabul ediyorum. İyi niyetinden şüphem yok.
Ama eğri oturup doğru konuşmak gerekir. Bunları yüksek sesle düşünmeliyiz artık..:
Biz bu ülkede yasiyoruz.
İşimiz, gücümüz burada. Ocağımız aşımız burada. Evimiz yerimiz burada. Çoluk çocuk, emmi, dayı , teyze, hala burada...Eş dost burada..
Cebimizde Belçika pasaportu ( = Belçika vatandaşlığının tescili ) .
Bu saydıklarım çok çok onemli şeyler unutmayalım..!
Bu şartlarda yaşadığımız ülkeyi ve insanlarını düşman gözüyle görmemiz mümkün değil.
Hele bu ülkenin pasaportu iele yaşayarak onu hiç bir şekilde benimsememek dürüst bir davranış da değil..
Tabiki bu ülkeyide vatan gibi seveceğiz. İşini işimiz, gücünü gücümüz bileceğiz. Sahip çıkacağız. Konumuzla komşumuzla iyi geçineceğiz. Nimetlerinin yanında külfetlerinide paylaşacağız. Çünkü vatandaşlık kapsamında bu da vardır. Bunları unutmayalım.
Belçika ne kadar istikrarlı, huzurlu, güvenli olursa bizde bundan nasipleniriz. Aksi olursa bizde rahatsız oluruz.
Ünlü şairimiz M.Akif: "Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır. Toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır ".
Bizler uğrunda ölmeye gerek kalmadan vatan sahibi olmuşuz..!
Öyleyse ölmeyi bir kenara bırakıp, insan olmanın tadını çıkaralım..
Şükredelim halimize..
Haa Türkiye..
Türkiye'min yeri başka gönlümüzde.
Türkiye bizim "Anavatanımız"
Türkiyem bir tarafa, dünya bir tarafa..
Türkiyemi sevmeyen ölsün...
Kalın sağlıcakla...